Bu yazıda fiyat hareketinden, formasyonlardan, indikatörlerden daha farklı bir konuyu ele almak istiyorum. Nedenine gelince, başarılı ve istikrarlı bir trader olmak için teknik analizden daha fazlasına ihtiyacımız var. Kendi adına her gün onlarca karar vermek zorunda olan traderlar olarak bizim en büyük sermayemiz, aklımız ve sahip olduğumuz düşünce tarzı, yani zihniyetimiz. Sahip olduğumuz bu zihniyet, hayattaki başarımızı, mutluluğumuzu ve refahımızı belirleyen en önemli unsurlardan biridir.
ABD’li psikolog Carol Dweck, gelişim zihniyeti ve sabit zihniyet kavramını Mindset adlı kitabında dünyaya tanıtıyor ve özetle şunu söylüyor: Sabit zihniyet tarzı, karakterimizin, zekamızın, yaratıcı becerilerimizin sabit ve anlamlı bir şekilde değiştirilemez olduğunu; başarının da bu doğuştan gelen becerilere bağlı olduğuna inanır. Bu zihniyete göre, başarı ve hata yapmama, hali hazırda sahip olduğumuz becerilerin bir sonucudur.
Diğer taraftan gelişim zihniyeti, meydan okumaya odaklıdır ve başarısızlığı bir zeka ya da beceri eksikliğinden ziyade gelişim için bir fırsat olarak görür. Gelişim zihniyetine göre, başarısızlık bir sonuç değil, daha akıllıca devam edebilmek için bir öğrenme fırsatıdır.
Bu iki zihniyetten biri henüz küçük yaşlarda kişiye öğretilir. “Benim becerikli aslan oğlum” “Aferin benim akıllı kızıma” laflarıyla büyüye çocuklar ileride başardıkları her şeyi, doğuştan gelen becerileri sayesinde elde ettiklerine inanırlar. Sonuç olarak da başarısız olduklarında, o iş için yeterince zekaya veya beceriye sahip olmadıklarına inanıp vazgeçerler. Diğer taraftan beceriyi ya da sonucu değil de çabayı taktir eden ailelerin çocukları gelişim zihniyetine sahip olur. “Resmini bitirmek için ne kadar da çabalamışsın, ne kadar çok renk kullanmışsın…” Gelişim zihniyetine sahip çocuk başarısızlıkla karşılaştığında aldığı mesaj, “yeterince çabalamadığıdır”.
Sabit zihniyetli çocuk yetiştiren anne babalar için 1 dakikalık saygı duruşu…

Şimdi gelin bu iki zihniyet arasındaki temel farklara bir bakalım.
- Sabit zihniyet, zorlukları zaman kaybı olarak görür ve onlardan kaçınır. Gelişim zihniyeti zorlukları gelişim fırsatı olarak görür ve kucaklar.
- Sabir zihniyet, hedef belirlemez ve mevcut durumu olduğu gibi kabul eder. Gelişim zihniyetinde, hedefe giden yoldaki engellerin üstesinden gelmek için daha fazla öğrenme azmi vardır.
- Sabit zihniyet, bir uğraşta gereken minimum çabayı gösterirken, gelişim zihniyeti bir sonraki ödül düzeyine ulaşmak için gereken çabayı ortaya koyar.
- Sabit zihniyet, olumsuz geribildirimi kendilerine yönelik bir saldırı veya yeteneklerinin eksikliğinin bir kanıtı olarak görürken, gelişim zihniyeti, geribildirimi olumlu karşılar ve onu öğrenip gelişmek için kullanır.
- Sabit zihniyet, kıskanır ve başkalarının başarısını kendisi için tehdit olarak algılar çünkü potansiyel fırsatları sınırlı olarak görürler. Gelişim zihniyeti ise başkalarının başarısından ders alır ve potansiyel fırsatları sonsuz olarak görür.
- Sabit zihniyete sahip insanlar dünyadaki yerlerini sınırlı, kaderlerini ve yaşamdaki yerlerini kaçınılmaz olarak görürler. Gelişim zihniyeti, sınırsız özgürlüğe ve fırsata inanır ve elde etmek için gerekeni yapmayı kafalarına koyduklarında hedeflerine ulaşmaları yalnızca zaman meselesidir.
Gelelim kendi temamıza yani finansal piyasalara ve Trading’e. Bir hevesle borsaya giren, trader olmak isteyen sabit zihniyetli birisi üst üste gelen zararlardan sonra “bu iş bana göre değil” diyerek tüyo, kestirme yok, üstad , ücretli gruplar vb peşinde koşar. Gelişim zihniyetine sahip biri ise “Bu işte henüz çözemediğim bir şeyler var, biraz daha araştırma yapmam gerekiyor” der ve devam eder. Peki piyasalar hangisini ödüllendirecektir?
Şimdi sana iyi haberlerim var. Bir şekilde bu yazıya ulaşıp sonuna kadar okuduğuna göre gelişim zihniyetine sahip olma olasılığın daha yüksek. Senin için başarı sadece bir zaman meselesidir. Öğrenmeye devam et…
Carol Dweck’in bu konudaki TED konuşmasını izlemeni mutlaka tavsiye ederim:
Bir Cevap Yazın